

Kuşkonmazın Faydaları Nelerdir?
Kuşkonmaz zambak (liliaceae) ailesine aittir. Sürgünler, kök, gövde ve
sapları ile popüler bir bahar zamanı sebzedir. Kuşkonmaz yoğun bir sebze
olarak yemeklerde kullanılmaktadır. Kökleri ile birlikte bu bitkinin
tohumları alkollü içki yapımına da katkıda bulunmaktadır.
Kuşkonmaz protein açısından zengin fakat kalori ve karbonhidrat
bakımından düşük alkalin bir besindir. Aynı zamanda potasyum, folat,
vitamin A, C, K ve B vitamini kompleksi açısından mükemmel bir
kaynaktır. Diyet lifleri içeren kuşkonmaz niasin, fosfor ve çok düşük
sodyum açısından da zengindir. En etkileyici tarafı ise kalsiyum ve
magnezyum açısından en ideal sebze olarak bilinmesidir
Kuşkonmazın sağlığa olan faydaları
Kemik sağlığı için faydalıdır:
Bir porsiyon kuşkonmaz K vitamini açısından iyi bir kaynaktır. Kemikler
için oldukça gerekli olan K vitamini, kuşkonmaz sayesinde günlük olarak
temin edilebilmektedir. Bu durumda, kemiklerin onarılması, osteoporoz
ve osteoartrit gibi kemik hastalıklarının önlenmesine etki
edebilmektedir. K vitamini kalsiyumun emilmesi için protein sentezi için
oldukça önemlidir.
Kanserden korur:
Kansere karşı korunmak için kuşkonmaz gibi yeşil sebzeler yüksek oranda
folik asit içermektedir. Folat içeren gıdaları tüketmek folik asidi
temin etmek için oldukça iyi bir seçenektir. Kuşkonmazdaki folat içeriği
son derece doğal olduğu için faydaları çok daha fazladır.
Hamileler için faydalıdır:
Folat aynı zamanda hamile kadınlar için zorunludur. Aslında, birçok
doktor hamilelik sırasında folik asit takviyesini tavsiye etmektedir.
Folat, fetal ve embriyonik sinir hücresi oluşumlarını düzenlemeye
yardımcı olmaktadır. Ayrıca, aynı zamanda erken doğum gibi istenmeyen
durumları engellemeye destek olabilmektedir. (3)
Güçlü bir antioksidandır:
Kuşkonmaz tüm antioksidanların annesi olarak sayılan glutatyonu oldukça
yüksek miktarlarda içermektedir. Glutatyon toksinler ve serbest
radikalleri kendinde toplayarak dışarı atmaya yardımcı olmaktadır. Buna
ek olarak, kuşkonmazdaki beta-karoten, selenyum, vitamin ve mineraller
de antioksidan aktivite göstermektedir.
İltihaplanmalarla mücadele eder:
Antioksidan içeriğine ek olarak kuşkonmaz aynı zamanda, asparanin A,
sarsasapogenin, protodioscin ve diosgenin açısından zengin olduğu için
anti-inflamatuar özellikler sunmaktadır. Kronik inflamasyon tip 2
diyabet ve kalp hastalığı gibi sağlık problemlerine neden
olabilmektedir. Bu nedenle anti-inflamatuar gıdalar açısından zengin bir
diyet bu sorunların gelişme riskini azaltmaya yardımcı olabilmektedir.
(4)
Diyabete iyi gelir:
Kuşkonmaz vitamin B1, B2 ve B6 yüklü bir vitamin kaynağıdır. Ayrıca,
lif açısından zengin bir sebze olan kuşkonmaz folik asit, niasin ve
kolin gibi diğer B kompleks vitaminleri temin etmektedir. Tüm bunlar
düzgün şeker ve nişasta için vücuda gerekli önemli besinlerdir. Bu
nedenle, daha fazla kuşkonmaz yemek kan şekeri kontrolünü tutmak için
iyi bir yoldur. Lif içeriği yüksek olduğu için tip 2 diyabet riskini de
azaltabilmektedir. Her iki diyabet tipini de kontrol altında tutmak için
diyet programlarına kuşkonmaz eklenmesi tavsiye edilmektedir.
Kalbi korur: Kuşkonmaz
ayrıca kalp hastalığı riskini azaltmaya yardımcı olabilmektedir. B
vitaminleri açısından güçlü bir kaynak olduğu için kuşkonmaz homosistein
ve amino grup asit düzenlemelerinde önemli bir rol oynamaktadır.
Böylece kalp hastalıklarını engellemede önemli bir faktör olmaktadır.
Sahip olduğu çözünür lif oranı, kalp hastalığı olasılığını azaltmak için
mükemmel bir seçenek olarak kabul edilmektedir. (5)
Sindirim sistemine destek olur:
Kuşkonmaz lif açısından zengin olduğu için sindirim için faydalıdır.
Müshil etkisine sahip olan bu sebze, kabızlığı tedavi etmek için
etkilidir. İrritabl barsak sendromu tedavisi, düşük kötü kolesterol
seviyeleri ve dengeli kan şekeri için yardımcı olabilmektedir. Kalın
bağırsaktaki iyi bakterilerin hasar görmesini de engelleyen kuşkonmaz,
sindirim sisteminin genel fiziksel ve zihinsel refahı için faydalıdır.
Enfeksiyonlarla savaşır: Kuşkonmaz
en önemli faydalarından bazıları saplarında bulunan karotenler,
zeaksantin, manganez ve lutein gibi antioksidanlarla ilgilidir. Bütün bu
faydalı ekip vücuttaki serbest radikalleri ortadan kaldırmak için son
derece önemlidir. Bu viral enfeksiyonlar ve ölümcül hastalıklardan
korumak anlamına da gelmektedir. Vücudunuzun direnç gücünü artırmak için
günlük olarak kuşkonmaz sapı tüketebilirsiniz.
Ruh sağlığına iyi gelir:
Kuşkonmazdaki folat içeriği ile homosisteine etki ederek hem fiziksel
hem de duygusal bir düzeyde vücuda yardımcı olmaktadır. Vücutta aşırı
homosistein üretimi beyne giden kan ve diğer besin malzemelerini bloke
ederek depresif eğilimlere neden olmaktadır. Bu da uyku ve iştah gibi
önemli yaşamsal durumları etkilemektedir. (6)
Beyin fonksiyonlarını artırır:
Bu lezzetli yiyecek beynin bilişsel gerilemesiyle mücadele
edebilmektedir. Diğer yeşil yapraklı sebzeler gibi kuşkonmazda bilişsel
bozukluğun önünü alabilecek B12 ve folat açısından iyi bir kaynaktır.
Yapılan araştırmalara göre, düzenli kuşkonmaz tüketiminde zihinsel
esneklik performansında artış gözlemlenmektedir.
Doğal bir idrar söktürücüdür: Kuşkonmaz
doğal bir idrar söktürücüdür. Yüksek oranda amino grup asit içerdiği
için vücuttan aşırı tuzun ve suyun atılmasını desteklemektedir.
Vücuttaki yüksek ödem nedeniyle yüksek tansiyon ya da diğer kalp ile
ilgili hastalıklardan muzdarip olan kişilerde özellikle yararlıdır. (7)
PMS belirtilerini hafifletir:
Kuşkonmaz PMS belirtilerini azaltmada etkilidir. Birincisi, yukarıda
belirtildiği gibi diüretik özellikleri genellikle aylık döneme kadar
oluşan rahatsız edici şişkinliği gidermektedir. İkincisi, kuşkonmaz
magnezyum içerir ve çeşitli çalışmalarda yüksek oranda magnezyumun
yorgunluk, depresyon ve sinirlilik seviyelerini azaltmak için faydalı
olduğu görülmüştür.
Böbrek taşını tedavi eder:
Kuşkonmazın diüretik özellikleri gelişmekte olan böbrek taşı riskini
azaltmaya yardımcı olabilmektedir. Buna ek olarak, kuşkonmaz zaten
böbrek taşından muzdarip olan insanlarda böbrek taşını kırmak için
etkili olabilmektedir. Tüm bu faydalar kuşkonmazın böbrek taşlarına
neden olan oksalik asit kristallerini kırmak için sahip olduğu
yetenekten gelmektedir.
Kilo vermeye yardımcı olur:
Bir porsiyon kuşkonmaz lif ve protein açısından zengin olduğu için
aşırı yeme alışkanlığını engelleyebilmektedir. Uzun süre tok hissetmeye
etki eden kuşkonmaz, sağlıksız atıştırmalardan sizi uzak tutmaktadır.
Buna ek olarak, birçok kişi ızgara kuşkonmazın tadını oldukça
sevmektedir. Üstelik bir fincan kuşkonmaz sadece 43 kaloridir. (8)
Bağışıklık sistemini güçlendirir:
Kuşkonmaz doğada bulunan doğal bir rutin maddesi kaynağıdır. Böylece
enerji verir ve birçok enfeksiyona karşı vücudu korumaktadır. Sahip
olduğu vitamin C ile de bağışıklık sistemini güçlendirmekte ve anemi
oluşumunu önlemektedir.
Alzheimer hastalığını tedavi eder: Kuşkonmaz zengin bir vitamin K
kaynağıdır. K vitamini sağlıklı kemik ve kemik oluşum aktivitesini
destekler. Diğer yandan, nöronsal hasarı önlemek ve Alzheimer
hastalığını tedavi etmek için günlük olarak kuşkonmaz tüketilmesi
önerilmektedir.
Göz sağlığını destekler:
A vitamini eksikliği loş ışıkta kötü görmeye yol açmaktadır. Kuşkonmaz
ise A vitamini içerdiği için, göz sağlığınızı geliştirebilmektedir.
Kuşkonmaz A, B1, B2 ve C vitaminlerinin yanı sıra protein, şeker, yağ ve
çeşitli mineralleri de içeren zengin bir üründür. Çorbası yapılır ya da
garnitür ve salata olarak yenen kuşkonmaz birçok hastalığa iyi geliyor.
İçerdiği B vitamini (folat) sağlıklı bir kalp-damar sistemi için önem
taşıyor. Aynı zamanda cinsel gücü artıran kuşkonmaz, kadın-erkek herkese
fayda sağlıyor.
Böbrek ve gut hastalarına önerilmeyen kuşkonmazın faydaları ise şöyle sıralanıyor:
Yaşlanmayı da geciktiriyor
– Kalp hastalıkları riskini azaltır.
– Detoks etkisi yapar.
– Bağırsakları korur.
– Yaşlanma karşıtıdır.
– Ağrıyı iltihabı azaltır.
– Ülsere iyi gelir.
– Romatizma ağrılarını hafifletir.
Kuşkonmazın zararları
Gıda miktarlarında tüketildiğinde kuşkonmaz güvenlidir. Ancak, daha
büyük tıbbi miktarda kullanıldığında, kuşkonmazın güvenli olup
olmadığını bilmek için yeterli bilgi yoktur.
Kuşkonmaz bir sebze olarak yendiğinde ya da cilde uygulandığında alerjik reaksiyonlara neden olabilmektedir.
Hamilelik ve emzirme: Kuşkonmazı
hamilelik sırasında tıbbi miktarlarda kullanmak güvenli değildir.
Kuşkonmaz ekstreleri doğum kontrolü için kullanılmaktadır, bu yüzden
hamilelik sırasında hormon dengelerine zarar verebilir. Emzirme
döneminde tıbbi miktarlarda kuşkonmaz tüketiminin güvenliği hakkında
yeterli bilgi yoktur. Bu nedenle güvenli tarafta kalmak için dikkatli
olmakta fayda vardır.
Soğan, pırasa bitkilerine alerji: Kuşkonmaz soğan, pırasa, sarımsak ve
frenk soğanı olmak üzere liliaceae ailesinin diğer üyelerine duyarlı
kişilerde alerjik reaksiyona neden olabilmektedir.
Tavsiyeler
Taze kuşkonmaz sapları yemek için hazırladığında soğuk suyla iyice
yıkayın ve kabuklarını soyun. Sonrasında doğrudan pişirebilirsiniz.
Genelde kuşkonmaz saplarını için kısa bir pişirme süresi yeterli
olmaktadır.
Kuşkonmaz saplarını çiğ olarak yiyebilirsiniz. Diğer yandan buğulama,
sote, tavada pişirebilir ya da sebze, fasulye, tavuk ya da deniz
ürünleri ile karıştırıp tüketebilirsiniz.
Kuşkonmaz için önerilen minimum ve maksimum bir tüketim miktarı yoktur.
Toksit bir sebze olmadığı için tüketimi güvenlidir. Kuşkonmazı
diyetinizin bir parçası haline getirebilirsiniz. Ancak her gün tüketimi
durumunda keskin kokulu ve sarı renkli idrara neden olabilmektedir.